Mantık

Venüs – Mars ne yapıyorsun defter kalemle öyle?

Mars – Mantık öğreniyorum.

Venüs – Mantık mı? O da nerden çıktı şimdi?

Mars – Bu okullarda öğretilen dersler boşuna değildir herhalde dedim ve mantığın nasıl bir şey olduğunu merak ettim. Çok ilginç biliyor musun? Birbirinden farklı önermeler bir araya gelince çok enteresan sonuçlar ortaya çıkabiliyor. İnanamazsın. Bazen çok mantıklı ama bazen de çok mantıksız.

Venüs – Nasıl mantıksız mesela?

Mars – Mesela bak diyelim ki ilk önerme; “Bütün kadınlar onlara çiçek alınmasını bekler,” ikinci önerme de “Venüs bir kadındır,” olsun. Ve ortaya çıkan sonuç önermesini sana söylüyorum sıkı dur. “Venüs kendine çiçek alınmasını bekler.”

Venüs – Aaa çok mantıksızmış. Hayır kabul etmiyorum. Biliyorsun ki hiç de beklemem öyle şeyler. Bir buluşmamıza çiçekle geldiğinde, onu oturduğumuz restoranın masasında unutmuştum hatırlıyor musun?

Mars – Hatırlamam mı? Neyle mutlu olduğunu anlayana kadar göbeğim çatladı Venüs. Ama haklısın kadınları ve erkekleri bu kadar kategorize eden, genellemeler içine sokan cümleler kurmak çok saçma gerçekten de. Kurduğumuz cümlelere dikkat etmeliyiz. Mantık öğrendiğim iyi oldu. Kitabının adı olan “Aşk Bir Kadın Hastalığıdır” cümlesini Elif’in nasıl bulduğunu şimdi daha iyi anladım böylece.

Efsane Bir Bakış

Uranüs – Marsiiii, Marsiiii, hey Marsi! Bir saattir sesleniyorum sana. Duymuyorsun beni. Taa kırk metre uzaktan görüp tanıdım seni valla.

Mars – Aaa Uranüs sen de mi buradasın? Gökler alemi istila etti dünyayı anlaşılan.

Uranüs – Allahım yakışıklı suratını çok özlemişim. O nasıl efsane bir bakış öyle… İçim gitti resmen.

Venüs – Me-mer-merhaba. Muhabbetinizi bölüyorum ama ben Venüs. Mars’ın bizi tanıştıracağı yok ben kendimi tanıtayım bari.

Uranüs – Ay şu Venüs dedikleri sen misin? Hiç de anlatıldığı kadar değilmişsin yani, abartmışlar valla. Aşkın gözü gerçekten körmüş.

Venüs – Ne değilmişim pardon anlamadım.

Mars – Ah hayatım biz sinemaya gitmeyecek miydik? Siz kadınlar muhabbete girerseniz geç kalıcaz bu gidişle.

Uranüs – Hangi filme gidiyorsunuz, ben de mi gelsem sizinle acaba?

Mars – Ben sinema mı dedim? Şey demek istedim, şey… Maça gidicez biz. Fenerbahçe Galatasaray maçına…

Uranüs – Nee maç mı? Off çok sıkıcı.

Venüs – Maç mı? Beni maça mı götüreceksin Mars? Daha önce hiç stadyumda maç izlememiştim, ayy çok heyecanlııı…

Uranüs – Muhabbetinize kesinlikle doyum olmuyor arkadaşlar hadi ben kaçtım. Umarım en kısa zamanda yine görüşürüz Marsiii. Çavvv…

Nerde Olsam Mutlu Olurum

Mars – Maç izlemekten hoşlandığını bilmiyordum Venüs. Ben sadece Uranüs’ten kurtulmaya çalışıyordum.

Venüs – Hoşlanmıyorum aslında hem de hiç. Ama stadyumda bir kez olsun o deneyimi yaşamak isterdim doğrusu. Acayip bir atmosferi olmalı. Hem ben senin yanında nerde olsam mutlu olurum ki.

Mars – Canımsın sen benim de, güzelim lig kapandı. Maç mı oynanıyor şu an Allah aşkına? Nerden bulayım sana stadyumda maç şimdi? Hep olmayacak şey istersin zaten.

Venüs – Tamam tamam vazgeçtim. Yalnız ben Uranüs denen bu kadından hiç hoşlanmadım. Ne o öyle Marsiii, Çavv filan… Yok çav bella!

Mars – Hahahaaa. Hey Venüs sen beni kıskandın. Wawww. Ne güzel bir duyguymuş. Bir hoş oldu içim valla.

Venüs – Pek bir eğlendin bakıyorum. Evet biraz kıskandım ama bu benim hiç de hoşuma gitmedi. Yalnız sana gülmek çok yakışıyor biliyor musun? Sen hep böyle mutlu ol olur mu?

SU İç Geçer

Merkür – Afedersiniz konuşmanızı bölüyorum ama deminden beri size bakıyorum hanımefendi, sizi bir yerden tanıyorum fakat bir türlü çıkartamadım. Adınız nedir acaba? Bir istirham etsem?

Venüs – Ne etseniz anlamadım ama benim adım Venüs.

Merkür – Ah tabi yaa, sizinle bir kere aynı masada poker oynamıştık şimdi hatırladım.

Venüs – Karıştırıyor olmalısınız simanız bana hiç tanıdık gelmedi.

Merkür – Hayır hanımefendi asla karıştırmıyorum, insan her zaman sizin kadar güzel bir kadınla karşılaşmıyor.

Mars – Öhö öhö… Öhö öhö… Öhö…

Venüs – İyi misin Mars?

Merkür – Beyefendiyi gıcık tuttu galiba. Su için geçer.

Venüs – Neyse bizim şimdi gitmemiz lazım. Sizi gerçekten hatırlayamadım. Kusura bakmayın lütfen. İyi günler.

tutulmalar

Mars – Sen elin adamlarıyla poker mi oynuyorsun Venüs?

Venüs – O nasıl bir konuşma tarzı Mars? Yakıştı mı hiç sana? Arkadaşlarımla eğlence olsun diye bir iki kez oynamışlığım var. Hepsi bu. Hem ne var bunda? Erkeklerle kadınlar beraber bir şey yapamaz mı? Adamı gerçekten hatırlamıyorum.

Mars – Bırak şimdi bunları. Hadi gene iyisin. Aldın iltifatını.

Venüs – Ne alakası var canım. Bana kıskandın diyordun, sen daha beter kıskanç çıktın.

Mars – Sorma. Ben bu duyguyu hiç sevmedim. Elif niye böyle metinler yazıyor şimdi durduk yere anlamadım. Ne diye huzurumuzu kaçırıyor?

Venüs – Astrolojide Merkür retrodaymış, tutulmalar filan oluyormuş yaa, Elif ordan ilham aldı sanırım. Ondan yazıyor heralde bunları ama ben de sevmedim açıkçası. Çok anlamsız. Hala Uranüs’ün sana bakışları aklımdan gitmiyor.

Mars – Kim kime tutuluyor? Sakın haa! Bak valla çekemem öyle tutulmalar filan. Zaten zor bulmuşum seni. Kimselere kaptırmam.

Venüs – Ay Mars çok alemsin kimsenin kimseye tutulduğu yok. Ay mı tutuluyormuş Jüpiter mi ne? Bişey bişey işte. Anlamıyorum ki ben de. Hem gözüm senden başkasını mı görüyor sanki? Yalnız kıskançlık sana hiç yakışmıyor. Burnun kızardı resmen. Çok komik görünüyorsun.

Mars – Sen dalga geç bakalım. Ben çok ciddiyim. Elif lütfen bir daha böyle metinler yazıp bizi bu tür ruh hallerine sokmasın, sevmedim ben bu işi.

Venüs & Mars

Elif – Arkadaşlar, arkadaşlar, hey sakin olun biraz. Bugüne kadar devreye girmeyeyim iyi idare ediyorlar dedim ama habire arkamdan konuşuyorsunuz artık dayanamadım. Bence her ikiniz de başkalarının size olan ilgisini boşuna büyütüyorsunuz. Venüscüm; Mars çok yakışıklı, üstelik çekici ve karizmatik bir adam. Elbetteki kadınların ilgisini çekecek. Bundan doğal bir şey olabilir mi? Senin caziben de ondan aşağı kalır değil hani. Senin gibi tutkulu bir kadınla birlikte olmak istemeyecek tek bir erkek bile düşünemiyorum. Adın üstünde Venüssün sen. Etrafınızdakilerin ilgisi bugüne kadar sizin hiç bir zaman başınızı döndürmedi ki, neyin kavgasını yapıyorsunuz? Ayrıca benim yazdıklarımla ilgili şunu kafanızdan çıkartmayın, ben hep sizin iyiliğiniz için uğraşıyorum. Ne yazarsam yazayım her zaman pozitif algılayın lütfen olur mu? Sizin mutlu bir çift olmanızı en çok ben isterim. Bunu sakın unutmayın. Sizi üzecek, kendinizi kötü hissettirecek bir şey yazmak ister miyim hiç? Edebiyat yapmaya çalışıyorum. Bazı metinleri bazen sırf öyle gerektirdiği için yazıyorum. E aşkı anlatıyorum madem, azcık birbirinizi kıskansanız fena mı olur dedim, bir denedim sadece. Ayrıca ben sizin aşkınıza her türlü güveniyorum. Siz birbirini çok seven ve yakaladığınız eşsiz duygunun kıymetini bilecek karakterde ruhlarsınız. Yaşadığınız her sorunun üstesinden geleceğinize ve güzel bir birlikteliğiniz olacağına dair hiç şüphem yok. En azından diyaloglarınızı ben yazdığıma göre aksi söz konusu bile olamaz. ?

Her zaman Pozitif Algıla

Mars – Elif doğru söylüyor Venüs. Birbirimizi her zaman pozitif algılamamız çok önemli. Bak bunu hiç unutmayalım.

Venüs – Haklısın. Ne yapalım biliyor musun? Eğer birimiz ola ki unutursa ve yanlış davranmaya başlarsa, diğeri ona hatırlatmak için bir şey söylesin. İpucu gibi bir cümle. Yanımızda başkası varsa bile kimsenin anlamayacağı o cümle ile kendimizi anında toparlarız. Ne dersin?

Mars – Şifreli bir cümle mi? Ne gibi mesela?

Venüs – “Su içmek ister misin?” diye soralım mesela.

Mars – Harika fikir. Yalnız ben şu an bir şey fark ettim. Yanıma geldiğinden beri seni hiç öpmemişim. Bu harika fikrinin şerefine dur seni bir öpeyim ben en iyisi. Sana nasıl susadığımı bir bir anlatayım. ?

Venüs – :))

Mars – :))

Venüs – Ahhhhhh!!!

Mars – Noooooldu???

Venüs – Ne olacak sakalın battı Mars. Aşk olsun sana ama. İnsan benle buluşmadan önce bir tıraş olur.

Mars – Ay amma abarttın. Ne biçim bağırdın, ödüm koptu resmen. Hem ben senin geleceğini bilmiyordum ki. Oturmuş mantık çalışıyordum.

Venüs – Demek beni beklemiyordun? E gideyim o zaman en iyisi ben.

Mars – Sen de var yaa, ben seni bildim bileli gideyim de gideyim… Zaten ilk gökyüzündeyken beni bırakıp gittin. Amma meraklısın sen de gitmeye haa…

Elif – Heyyyyy çocuklarrrrr, çocuklarrrrr…

Venüs – ? ? ?

Mars – ? ? ?

Elif – Su içmek ister misiniz?

Venüs & Mars – :))))

Didem Elif

Not: Belirtmek isterim ki, öykülerimi yazarken özel olarak şarkı seçmiyorum. İçimde kelimeler demlenirken yüreğime bir şarkı oturuyor ve ben de sizinle paylaşıyorum. Mantık adlı öyküyü yazarken böyle bir duygum oluşmamıştı. O yüzden açıkçası öykünün sonuna herhangi bir şarkı koymayı düşünmüyordum. Fakat bu hafta çok sevdiğim lise arkadaşım Seda Çağlayan’ın, sözlerini kendi yazdığı Bırak Beni adlı şarkısı yayınlanmaya başlayınca; benim için çok özel ve anlamlı olan bu şarkıyı sizlerle de paylaşmak istedim. Sen ve Ben Dergisi‘nde ince mevzulu yazılar yazan Seda arkadaşımın; daha aylar önce bir hayal olarak bahsettiği şarkı söyleme arzusunu bugün hayata geçirmiş olmasından dolayı o kadar mutluyum ki… Yolun açık olsun Sedacım. Seni bırakmasalar da sen hep kendi halinle kal. Böyle öyle güzelsin ki…

Edebiyatla Kalın,

Sevgilerimle

Photo created by freepik – www.freepik.com

“Mantık” üzerine 2 yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Facebook
Twitter
Instagram